11 Nisan 2012 Çarşamba

Eyeliner Sürme Sanatı

Yıllardır her gün aynı göz makyajını yaparım, kullandığım makyaj malzemeleri de hep aynı; eyeliner ve rimel. Uzun süredir aynı makyajı yapıyor olmamın kazandırdığı bir el yatkınlığı mıdır yoksa doğuştan gelen bir yetenek midir bilmem ama çevremdeki hemen herkesten bu makyajı nasıl yaptığım, yani eyelinerımı nasıl sürdüğüm konusunda sorular alıyorum. Tanıdığım ve ya tanımadığım insanlardan beğeniler toplamak beni mutlu ediyor tabii. Ben de bu konuya blogumda yer vermek istedim. 


Öncelikle bu makyajı yaparken kullandığım makyaj malzemeleriyle başlıyorum.
















1- Kalem şeklindeki bir eyelinerla makyaja başlayarak daha kolay bir şekilde kusursuz bir çizgi elde edebilirsiniz. Benim tercihim yıllardır Flormar Ultra Black Eyeliner. Yumuşacık ve oldukça siyah.

2- Likit eyeliner olarak uzun süredir tercihim Maybelline Liner Express. Bu üründen gerçekten çok memnunum ve vazgeçilmezlerim arasında diyebilirim.



3- Bugüne kadar bir çok ünlü markanın rimelini denedim, bir çok farklı rimel kullandım ve en sonunda verdiğim paranın fazlasıyla karşılığını aldığım rimelin Maybelline'ninkiler olduğuna karar verdim. Özellikle benim favorim Maybelline Volum' Express serisinden The Falsies Black Drama.


















Bu fotoğraflarda makyajımı adım adım nasıl uyguladığımı görebilirsiniz. 

İlk olarak şunu belirtmeliyim ki, her gün yaptığım bu makyajımı kolaylaştıran en önemli şey, ilk adımda kullandığım kalem şeklindeki eyeliner. Bu kalemi uygularken kirpik diplerinde beyazlık kalmamasına dikkat etmek önemli bir detay. Göz kapağınızın en iç tarafından başlayarak kenarına doğru bir çizgi çekin, bu çizginin üzerinden geçerek düzeltebilir ve çizgiyi istediğiniz kadar kalınlaştırabilirsiniz.


Daha sonra, kenarlar için ve çizginin de üzerinden geçmek için likit eyeliner kullanıyorum. 
Gözünüzün şekline göre kenarların nasıl olacağını belirleyebilirsiniz, yani sizin çizginiz daha uzun ve ya daha kısa bir kıvrımla son bulabilir.

Son olarak rimelle göz makyajımı bitiriyorum. Rimeli uygularken en önemli detay, yüzünüzün aşağısında duran bir aynaya bakarak rimeli sürmek. Aşağı doğru bakarak fırçayla kirpiklerinizi en dibinden kavrayabilirsiniz ve göz kapağınıza rimel bulaşmasını önlemiş olursunuz. Gözlerinizdeki eyelinerin kıvrımıyla uyumlu bir kirpik görünümü için benim yaptığım gibi rimeli dışa doğru sürebilirsiniz, ayrıca bu gözlerinize çekik bir görünüm kazandırır.

Benim günlük göz makyajım işte bu şekilde.

Eyeliner sürmek istiyorum ama bir türlü beceremiyorum diyenlerdenseniz, umarım bu yazımın size küçücük de olsa bir katkısı olur.

31 Ocak 2012 Salı

Yeni Born Lippyler

The Body Shop'un en sevdiğim ürünleri arasında, belki de en başta Born Lippy Lip Balm gelir. Muhteşem meyve aromaları, kokuları ve şirin ambalajlarıyla gerçekten kullanmayı çok sevdiğim bir ürün, üstelik dudağımı nemlendiriyor ve hafif yapısıyla doğal bir parlaklık veriyor. Bir tek eksisi var o da, dışarıdayken acil bir uygulama sırasında bile parmağınızı kullanmak zorunda olmanız ancak bu, sonrasında küçük bir peçete yardımıyla ya da elinize sürüştürerek kolayca üstesinden gelebileceğiniz bir eksi. Bu kadar çok artısının yanında küçücük bir eksiyi önemsemeyerek bu ürünü çantamdan eksik etmiyorum.

Geçenlerde dolaşırken, born lippylerin yenilendiğini gördüm ve karpuzlu olanından hemen bir tane aldım. Hem rengi hem de kokusuyla yeni serinin bana en çok hitap edeni karpuzlusuydu. Bir de az önce bahsettiğim eksiyi hesaba katmış olmalılar ki stick biçiminde born lippyler de çıkarmışlar. Benim tercihim yine balsamlardan yana olur sanıyorum ama stick olanlarını da denemek isterim. Bu arada, yeni seride her iki formatın ambalajları da çok güzel olmuş, hatta sticklerinkini gerçekten çok beğendim diyebilirim. 



Çeşitleri; 
Nar
Çilek
Erik
Böğürtlen
Lychee
Toffee





Sticklerin ambalajları bu şekilde. Çok şirin değil mi?



Bu, benim aldığım karpuzlu born lippy balsam. Kapağını açtığım anda muhteşem karpuz kokusu beni etkisi altına alıyor. 

Çeşitleri ise şöyle; Çilek, Ahududu, Karpuz, Satsuma, Pembe Guava ve Çarkıfelek.


Bu da iyice eskittiğim ve bitirmek üzere olduğum eski serisinden çilekli born lippy.












Born lippyleri daha önce hiç denemeyen varsa, nemlendiren ve güzel kokan bir dudak parlatıcısına ihtiyaç duyduğu anda bir göz atsın derim.


Not: Yazılarımda yer verdiğim ürünlerin reklamını yapmak gibi bir amacım yok. 
Sadece beğendiğim ve kullanmayı sevdiğim şeyleri herkesle paylaşmak istiyorum.
Bilginize,

Neden "Merlin Morro" ?

Blog açmak isteyen birinin en çok zorlandığı süreç, isim bulma sürecidir. Evet, benim için de öyleydi. Aylardır blog açmak istiyordum fakat ismi ne olmalıydı bir türlü karar veremiyordum. Sadece moda, sadece makyaj ve ya sadece ilişkiler üzerine bir blog değildi benim ki; sürdüğüm  eyelinerdan sıktığım parfüme, beğendiğim ayakkabıdan giydiğim elbiseye, sevgilimle olan iilişkimden arkadaşlarımla gezdiğim yerlere kadar hemen hemen hayatımdaki her şeyi bu blogda paylaşmak istiyordum. Günlerce isim aradım, arkadaşlarıma danıştım, düşündüm, düşündük ve bir türlü uygun ismi bulamadık, bulduğumuz isimler çoktan alınmıştı. İşte bu zorlu sürecin içindeyken tam olarak şu görüntü sayesinde ismimi buldum. 



Marilyn Monroe adının telaffuzunun tam olarak Merlin Morro olmadığının farkındayım yani :)

Merlin Morro'dan Sevgilerle,

Hosgeldin Victoria's Secret

Bildiğiniz gibi Victoria's Secret Türkiye'deki ilk mağazasını geçtiğimiz aralık ayının başında Nişantaşı City's'te açtı, aradan bir ay geçmeden ikinci mağaza da İstinye Park'ta açıldı. Mağazada iç çamaşırlarından ve kıyafetlerden daha çok vücut spreyleri, vücut kremleri ve parfümlere yer verilmiş, bunların yanı sıra çok çeşitli olmamakla birlikte cüzdanlar, çantalar ve bir bölümde de iç çamaşırı yer alıyor. 

Ben mağazayı gezerken kokulara teslim olmuş buldum kendimi, o kadar güzel vücut kremleri ve vücut spreyleri var ki insan hepsini alıp gitmek istiyor, parfümlerine o kadar dikkat etmedim fakat arkadaşım bir kokuyu çok beğendi, fiyatı 200 tl civarındaydı, kalıcı mıdır değil midir bilmediğimiz için güvenip alamadık fakat bileğine sıktığı koku akşamın geç saatlerine kadar kalmıştı, yani kullandığımız parfümlerin kalitesinden pek aşağı kalır yanı yok gibi, ben de beş yıldır kullandığım parfümden bir süreliğine de olsa vazgeçebilirsem denemeye değer diye düşünerek incelerim.

Victoria's Secret'ın Türkiye'ye gelişi benim de 20. yaş günümün yakınlarına denk geldi. Aldığım hediyeler; ambalajına ve kokusuna bayıldığım bir vücut losyonu ve tamamen erkek kardeşimin seçmiş olduğu, benim de çok beğendiğim bir vücut spreyiydi. Ben de bu iki ürün hakkında bir şeyler yazayım dedim.


Bu vücut spreyi erkek kardeşimden gelen hediye. İnsan daha içindekini görmeden hediye kutusuyla mutlu oluyor zaten. Mağazadaki satış danışmanlarının yardımı olmuştur ama tanıdığı bir bayandan yardım almadan kendisi seçmiş, yani bir erkek tarafından seçilmiş bir koku diyebiliriz, üstelik ben de çok beğendim. Biraz küçük ve hafif olsa çantamdan hiç çıkarmazdım, şimdilik güzel rengi ve ambalajıyla şifonyerimdeki yerini koruyor.



Bu kokunun adı fotoğraftan da görebileceğiniz gibi "Be Seduced". İçeriği ahududu kreması ve şehvetli misk olarak tanımlanmış. Bu ürün bakım yapan aloe vera ve yatıştırıcı papatya ile zenginleştirilmiş, ben de vücudumu kremle nemlendirmekten üşendiğim zamanlarda vücut spreyi kullanıyorum, hem vücut bakımı hem pratik bir kullanım hem de muhteşem bir koku daha ne olsun? Bir de bu spreyleri kıyafetinizin üzerine sıktığınızda koku, bir vücut spreyinden beklenenden çok daha fazla kalıcı oluyor diyebilirim. Kocaman bir şişesi olduğu için ve çok pahalı bir ürün olmadığı için insanın sıktıkça sıkası geliyor. 


Bu da bir kız arkadaşımdan gelen hediye. Mağazada gezerken ambalajlarına ve kokularına bayıldığım beauty rush - shimmer swirl cream serisinden "plum drop". Adı üzerinde ışıltılı vücut kremi, çok doğal bir ışıltı veriyor ve kokusu gerçekten harika. Kokusu yumuşak erik ve hanımelinin mükemmel birlikteliği olarak tanımlanmış. İçeriğindeki ProVitamin B5 ve Shea Butter ile ultra bakım sağlıyor ve ipeksi bir ışıltıyla cildi nemlendiriyor. Eğer mağazaya girdiğinizde vücut kremi alacak olursanız bu seriye mutlaka bir göz atın derim.


Sevgiler,

30 Ocak 2012 Pazartesi

Merhaba !

Blog yazılarıma başlamadan önce herkese kocaman bir merhaba demek istedim. Ne zamandır blog açmak isteyen fakat bir türlü kendini toparlayıp işe koyulamayan biri olarak, bu başlangıç için epey heyecanlıyım. Blogumu ziyaret edecek olan herkes için şimdiden bir hoşgeldiniz ikramında bulunuyorum. 
Not: Onları fotoğraftan çekip alabilmenizi gerçekten çok isterdim.